BALİ’YE NE ZAMAN GİDİLİR?

Tropik bir ada burası. Hava burada hep 25-35 derece civarında.

Sadece yağışlı dönemi var. Buna denk gelirseniz tatiliniz ızdıraba dönüşebilir. Sanırsın yukarıdan tonlarca su döküyorlar. 2 saniyede sırılsıklamsın!

Tatil programınızı yaparken buna özellikle dikkat etmeniz gerekiyor. Evet gelelim cevabımıza…

Sıcak Dönem: Haziran-Ekim (Bu dönemde Bali tatili tadından yenmez!)

Yağışlı Dönem: Ekim-Mayıs (Elinizde şemsiye bulundurmanız lazım!)


BALİ’YE NASIL GİDİLİR?

Endonezya’nın en turistik adası Bali’ye giderken vize almanıza gerek yok. 30 güne kadar olan seyahatiniz için havalimanı girişinde  ayak bastı parası da ödemiyor, rahatça giriş yapabiliyorsunuz.

30 günden fazla kalacaksanız eğer konsolosluğun sayfasına göz atmanızı tavsiye ederim. Belirli aralıklarla değişiklikler söz konusu.

Hedefimiz Denpasar Havalimanı. 2017 itibarıyle Türkiye’den Bali adasına direk uçuş bulunmamaktadır. Türkiye’den ulaşım 1 veya 1’den fazla aktarmalı olarak sağlanmaktadır.

Türkiye’den; Singapur 10 saat sürmekte. Singapur’dan; Denpasar ise 2 saat sürmektedir. Aktarma saatinizi saymazsak 12 saat boyunca uçacaksınız!

Bana kalırsa Singapur Hava Yolları tercih edilebilir. Aktarma durağınız ‘Changi Airport’ olacağı için aktarma süreniz ne kadar uzun olursa o kadar iyi. Muazzam bir havalimanı sizi bekliyor.

Kampanyaları takip ederek çok iyi fiyatlar yakalayabilme şansınız var! Biz seyahatimizden 9 ay evvel (İlk defa bu kadar öncesinden bir bilet aldım) Singapur havayollarının kampanyasından, 2 kişi gidiş-dönüş 3200 TL’ye uçak biletimizi aldık.

Kampanyalardan nasıl haberdar olacağım diyorsanız buraya!


BALİ’DE KAÇ GÜN KALINIR?

En az 10 gün, ideal 15 gün yeterli olacaktır.

Önce bir yorgunluk atmak gerek ve doğanın keyfini çıkarmak. İlk günü buna ayırsan. Sonra ufaktan keşfe çıkılacak. Mutlaka görülmesi gereken yerleri gezeceğinizi varsayalım. 3 gün rehberli tura çıkacaksınız. Bu gezinti pestilinizi çıkartabilir. Yine 1 gün başıboş gezmeniz, takılmanız, masaj yaptırmanız sizi kendinize getirecek. E sadece 1 bölgede kalmak bu adaya büyük haksızlık olur. Çünkü tadacak o kadar farklı güzellikler var ki…


BALİ’DE NEREDE KALINIR?

Beni takip edenler bilir. Seyahatim boyunca bunu söyledim. Bali’yi bölgelere ayırın.

Tur şirketleri Bali seyahat planı yapıyor. Programa bakıyorum içinde sadece Nusa Dua konaklama. Resmen adam kazıklıyorlar.

Bali adası sadece Nusa Dua’dan ibaret değil! Bu geçmişte kaldı. Evet lüks otellerle çevrili, denize girilebilirlik bakımından en uygun bölge çokta memnun kaldım ama Bali’nin kalbi burası değil.

UBUD: 1. bölgeniz kesinlikle burası olsun. Çünkü Ubud kıyıda değil içeri kısımlarda kalıyor. Yağmur ormanları, eşsiz manzaralar, huzur burada sizi karşılayacak. Mantıklı düşünecek olursak; tur planınızı da burada yapmanız gerekiyor. Çünkü gezilmesi gereken bölgelere yakın. 4 gece Ubud’da kalmak yeterli olacaktır.

SEMİNYAK-LEGİAN-KUTA: Bunlardan istediğinizi seçin. Ben Seminyak’ı seçtim. İyi ki de böyle yapmışım. Ubud’dan sonra bol hareketli günler sizi bekliyor. Seminyak’tan Legian ve Kuta’ya yürüyerek çok rahat gidebileceksiniz. Burada da 4 gece kalmanız yeterli olacaktır.

NUSA DUA: Kapanış. Evet bu kadar saydı neden şimdi Nusa Dua diyor diyebilirsiniz. Ama şöyle ki Nusa Dua, havaalanına çok yakın. Sadece 10 dakika mesafede. Gezdiniz, gördünüz, ayaklarınıza kara sular indi şimdi sıra denize girip, yatmakta, 2 3 kulaç atmakta. Çünkü dönüşte Türkiye işler güçler sizi bekliyor. 5 yıldızlı otellerde son 2 gecenizi geçirip Bali’den ayrılabilirsiniz…


VALİZE NE KOYMALI? NE GİYMELİ NE GİYMEMELİ?

Daha önce de dediğim gibi Bali’de yağışlı dönemde bile hava hep 20-25 derecelerde olduğu için; ince kıyafetlerinizi seçin. Bunun dışında ince bir yağmurluk bulundurun. Hemen hemen her otelde şemsiye bulunuyor zaten.

Ufak bir ilaç çantası kesinlikle lazım. Ağrı kesici, ishal, mide bulantısı ilacı mutlaka bulundurun.

Şortlar, elbiseler, tişörtler artık bu sizin keyfinize göre şekillenir ama dikkat etmeniz gereken bir şey var ki sandalet ya da ayakkabı seçimi. Gezilmesi gereken onlarca tapınak, şelale var ki ayağınızın sağlam basması, sizi yarı yolda bırakmaması gerekiyor. Engebeli yollar sizi bekliyor. Sandalet olarak Birkenstock sorunsuz bir seçim olacaktır benden söylemesi.

  • Topuklu ayakkabı kesinlikle koymayın.
  • Sinek kovucu vücut spreyi, jeli mutlaka alın.
  • Antibakteriyel jel, en çok kullanacağınız ürünlerden birisi unutmayın!

HAVALANINDAN ŞEHRE ULAŞIM

Denpasar havalimanı’ndan kalacağınız bölgeye gitmek için; taksi kullanabilir ya da otelinizden transfer hizmeti alabilirsiniz.

  • Taksi

Bali’de her taksiye güvenmeyin. Taksi için ‘Blue Bird’ uygulamasını kullanmanızı tavsiye ederim. Bali’de kalacağınız zaman dilimi boyunca sorunsuz ve güvenli yolculuk yapabilirsiniz. Bu konuda ayrıntılı bilgi için aşağıdaki başlığa bir göz atın…

  • Transfer

Bali’de turistseniz fiyatlar yukarı çekilir. Bu sebeple otelinizden transfer fiyatlarını öğrenin. İşinizi sağlama almak ve otelinize kolaylıkla gitmek için en uygun seçeneklerden biri.

  • Gezi için anlaştığınız rehber

Bali’de gezmek için ayarladığım rehber dostum: Dewa. Beni havalimanından alıp, Ubud’daki otelime bıraktı. 2017 yılında seyahat ettiğim Bali’de havaalanından Ubud’a gitmek için 250,000 IDR (65 TL) ödedik. (Bu arada araç son derece konforlu, klimalı ve tertemizdi. İsterseniz 6 kişi olun şu fiyat değişmiyor bilginize.)


ŞEHİR İÇİ ULAŞIM

Ana yollarda trafik lambalarına denk gelebilirsiniz ama ara yollarda; özellikle Ubud bölgesinde ışık falan yok.

Karşıdan karşıya geçmek için ne mi yapacaksın? Cesaretini topla, kendinden emin bir şekilde kaldırımdan yola adımını at ve kolunu kaldır yol iste!

10 gün kaldığım Bali’de sadece 3 gün ‘rehberli şöför hizmeti’ aldım bunun dışında sadece 1 kez (o da havaalanına gitmek için) ‘Blue Bird’ taksi kullandım.

  • Motor

Şehir içi ulaşımda en çok kullanılan araç tabikide motor. Adada bir araba varsa, 10 motosiklet vardır. Motorsiklet kiralamak için ehliyet gerekmiyor bu arada ama dikkatli sürmekte fayda vardır. 7’den 70’e herkesi altında motor var. Kask kullanmayanlar mı dersin, sevgilisi hız yapıyor ama bana bir şey olmaz modunda arkaya kurulan elleri saçlarında cool kadınlar mı? Bu kadar motor trafiğini bundan önce Tayland’da görmüştüm. Offline harita vazgeçilmeziniz ve ben motorla rahat gezerim diyorsanız mantıklı bir seçenek.

  • Araba

Bu başlığı açmama bile gerek yoktu belki ama bilginiz olsun. Araba kiralayıp, kullanmak çok lüzumsuz. Trafik çilesi burada da var. Gezilecek, görülecek yerler derken ayaklarınıza kara sular iniyor. Eğer Bali uzmanı, özel şöförünüz varsa ona hiç bir şey demem işte.

  • Şöförlü rehber

Tabiki DEWA! Bali’yi avucunun içi gibi bilen, İngilizce konuşan, hoş sohbetli, güvenilir, Ara Güler gibi fotoğrafçı modunda; siz bunalana kadar her pozunuzu yakalayan sevimli adam!

Şu ana kadar kaç Türk’ü gezdirdi bilemiyorum. Ama memnun kalmayan yok.

Klimalı, konforlu bir araç, depoydu benzindi hiçbir masraftan sorumlu olmadığınız, sizi keyifle gezdiren Dewa ve tatlı ikramları dahil, 8-10 saatlik günlük tur bedeli: 500,000 IDR (130 TL)

  • Blue Bird Taksi

Siz Bali’de caddeye adımınızı attığınız an, önünüze bir sürü adam atlayacak. “Taksi, günlük tur ister misiniz?” Aman ha diyeyim paranızı kaptırmayın. Hele ki bunların mafya olanları var. Ubud bölgesinde özellikle tabelalarını asıyorlar. ‘Uber ve Grab girşi yasak!’

Her neyse kazık çok kazık. Size saçma saçma teklifler yapacaklar. Bali’nin Bitaksi’si olan ‘Blue Bird’ candır!

‘Blue Bird’ taksi en güvenilir seçenek. Telefonunuza uygulamasını da mutlaka indirin. Bulunduğunuz bölgeyi ve nereye gideceğinizi işaretliyorsunuz, size ne kadar tutacağına kadar söylüyor. Uygulama yoksa da mavi renkli taksilere dikkatli bakın. Üzerinde ‘Blue Bird’ yazısı olacaktır. Ön camında ‘Blue Bird’ kullanıcı kodu vs. Tüm şöförlerin özel üniforması var.

  • Grab-Uber

Diğer alternatifler ise Grab ve Uber. Ama yasaklı olduğu bölgeler çoğunlukta. Ben ikisini de kullanmadım. Ama kullananların çoğunlukta olduğunu biliyorum aklınızda bulunsun.

BALİ’DE HALKIN YAKLAŞIMI NASIL?

Çok net söylüyorum ki; burada insanlık, anlayış, hoşgörü her şeyin önünde! Dünyada her şeyi tüketen insan. Burada beni şaşırttı. Kötülük, acımasızlık, bencillik yok.

Bir kadına çarpıyorum. Ki canını acıttım besbelli. Kadına özür dilerim, yanlışlıkla oldu derken kadın şaşırıp, gülüyor. Sonra gülümsüyor elindeki meyve sepetinden portakal uzatıyor. Hoş geldiniz Bali’ye diyor. Bu tevazu, güzel kalpli insanlar beni kucaklıyor. Seyahat boyunca da bir kez olsun beni bırakmıyor. Sanki bir masal dünyasındayım.


BALİ’DE İNANIŞ

Endonezya’da müslümanlık  ve hinduizm hakim ama halk genellikle Hindu kesimden oluşuyor. Hindu inanışına göre; burada ölmek yok, ruhlar yaşıyor.

Cennet, cehennem yok. Reenkarnasyon inancı olduğu için başka bir canlı bedeninde tekrar dünyaya gelineceğine inanılıyor.

Herkesin kendi evinin tapınağı var. Orada 3 vakit dua ritüalini gerçekleştiriyorlar.

Adada ağırlıklı olarak Hindular yaşıyor. Gün boyunca dua seanslarına denk gelmeniz mümkün. Bali’de her sokak kaldırımında, dükkan önlerinde, arabaların içinde dua sunuları göreceksiniz.

Bunlar, tanrıya duyulan sevginin sembolü. Özenle hazırlanan ve dualar yerleştirilen sunular ne kadar güzel, ne kadar çeşitli ve süslü olursa; tanrıya o kadar çok sevgi ve şükran duydukları anlamına geliyor. Bali’de her sokak kaldırımında, dükkan önlerinde, arabaların içinde mutlaka karşılaşacaksınız. Bu sebeple bastığınız yere dikkat! Bunlar, tanrıya duyulan sevginin sembolü. Özenle hazırlanan ve dualar yerleştirilen sunular ne kadar güzel, ne kadar çeşitli ve süslü olursa; tanrıya o kadar çok sevgi ve şükran duydukları anlamına geliyor.


Öncelikle Ubud’da merkeze inip biraz keşfetmeye başlayalım. Burası hınca hınç kalabalık her daim. İnsanlar kaldırımlardan taşıyor. Olabildiğince ara sokaklarına girmeye çalışıyoruz.

UBUD ART MARKET

Ubud Sanat Pazarı, Puri Saren Royal Ubud Sarayı’nın karşısında bulunuyor ve her gün ziyarete açık.

Burada güzel ipek elbiseler, eşarp-şallar, gömlekler, el yapımı hasır çanta-sepetler ve çeşitli şapkalar; heykeller, uçurtmalar, ahşap oyması oyuncaklar ve çok daha fazlasını bulabilirsiniz.

Bu ürünlerin çoğu komşu köylerde (Pengosekan, Tegallalang, Payangan ve Peliatan) yapılır.

  • Pazarlık çok önemli! (Ne fiyat söylüyorsa yarısından biraz daha azını teklif et…)
  • Hasır çantalara bayıldım almayı ihmal etme!

CAMPUHAN RIDGE WALK

Ubud’un bu doğal yanını yansıtan bu yürüyüş yolunda kaybolmak isteyeceksiniz. Dağ manzarası nefesimi kesiyor. Nehir ve pirinç tarlaları da cabası. Güne güzel başlamak için harika seçim. Ubud merkeze sadece 5 dakika mesafede yer alıyor.

Yanımda koşanlar, bisikletliler, köpekleriyle yürüyüşe çıkanlar bir bir geçiyor. Telaş yok, bol sessizlik, oksijen ve olağanüstü manzara. Sanırım başım dönüyor…


TEGALLALANG RICE TERACE (PİRİNÇ TARLALARI)

Pirinç tarlalarının en güzel sahnesi. Tegallalang Ubud’un en görkemli pirinç tarlalarından biri. Diğer ikisi Pejeng ve Campuan köylerinde yer alıyor.

İnsan bu görüntü karşısında hayret ediyor. Halk bu manzarayı geleneksel sulama sistemi kullanarak koruyor.

Vadiden, yamaçlardaki prinç tarlalarına yükselen doğal bir görünüm sizi bekliyor. Turistlerin mutlaka ve mutlaka ziyaret ettiği ve fotoğraf çektiği bir konum.

Ressamlar ve doğa tutkunları da buranın keyfini en üst noktada çıkaranlardan. Etrafta sanat eserlerini sergileyen birçok sanat galerisi ve cafe bulunuyor.


BALI PULINA (LUWAK KAHVE TADIMI)

Bali’deyseniz bir turist olarak yapmanız şeylerden biri de meşhur Luwak kahvesi içmek. Hani şu misk hayvanın dışkısından yapılan… 😀

Burası Kopi Luwak tadımı yaptığım ‘Bali Pulina’. Yine müthiş bir doğa karşımda. Büyük bir park alanı ve fotoğraf çekmek için gerçekten ideal bir konum.

Kahve meyveleriyle ilk kez karşılaştım. en önemlisi meşhur Paradoxurus’un (bir çeşit misk kedisi) dışkıladığı kahveden tattım.

Kulağa pek hoş gelmiyor tabi. “Öğhh iğrenç!” dediğinizi duyar gibiyim. Durum şöyle ki; bu kedinin en sevdiği yiyecekler arasında kahve meyvesi bulunuyor.  Kedinin dışkısını yemiyoruz ya da içmiyoruz aslında.

Bu misk kedisi kahve meyveleriyle belirli saatlerde besleniyor. Yediği bu kahve meyvelerini yiyip, etli kısmını sindirdikten sonra, arta kalan çekirdekleri dışkılıyor. Midesinde fermantasyona uğruyor ve malum lezzetini alıyor.  Görevli arkadaş bu dışkıları kafeslerden toplayıp, elekle ayrıştırıyor. Temizliyor, fırınlıyor, kahvenin geçtiği çeşitli işlemler uygulandıktan sonra koca bir havanda dövülüyor.

Tadı nasıl diye soracak olursanız; bizim türk kahvesi gibi bol telveli ama ocakta pişmiyor. Sıcak suyla demleniyor. İkram edilirken iyice karıştırmanız söyleniyor. İlginçtir ki Luwak kahvesi, ilk yudumumda topraksı tattaydı sonrasında karamel ve çikolata. Dünyanın en pahalı kahvesi ama lezzetli bok atmasın kimse!

  • 08:00-19:00 arası ziyarete açık
  • Adres: Sebatu, Tegallalang, Gianyar, Bali 80561
  • Kopi Luwak ücreti: 100,000 IDR / Bunun yanında; cips, 8 çeşit içecek (4 çay-4 kahve) ikram ediliyor.

SACRED MONKEY FOREST SANCTUARY (MAYMUN ORMANLARI)

700-800 küsur maymunla dolu bir orman burası. Her yerdeler heryerde!

Maymunları muzlara besleyebilirsiniz ama çok dikkatli olun. Zaten her yerde dikkat etmeniz için asılmış tabelalar var. Mesela fazla göz göze gelmeyin. Hayvanları sinirlendirmeyin. Hart diye ısırırsa görürsünüz. Fıstık falan vermeyin ya da lahmacun 😀

Padangtegal köyü tarafından işletilmekte ve insan ve diğer insanlar; insanlarla doğa; insanlarla tanrı arasında uyumlu ilişki kurulması gerektiğini söyleyen eski Hindu “Üç Hata Karana” prensibini izlemektedir.

  • 08:30-18:00 arası ziyarete açık
  • Adres: Jl. Monkey Forest, Ubud, Kabupaten Gianyar, Bali 80571
  • Giriş ücreti: 50,000 IDR

TEGENUNGAL WATERFALL

Şahane bir şelale manzarası. Ubud’a çok yakın ve ulaşım kolay.  Bu da oldukça kalabalık demek. Mayonuz içinizde olursa serinlemek için girebilir, harika kareler çıkartabilirsiniz. Yüzmek mümkün değil, ama güzel pozlar garantilidir.

  • 08:00-19:00 arası ziyarete açık
  • Adres: Jalan Ir. Sutami, Kemenuh, Sukawati, Kemenuh, Sukawati, Kabupaten Gianyar, Bali 80581
  • Giriş ücreti: 10,000 IDR

PURA ULUN DANU BERATAN 

En beğendiğim tapınak da burası işte. Hindu-Budist tapınağı. Ubud’dan 1,5 saat uzaklıkta yer alıyor.

Vakti zamanında su tanrıçası Dewi Dani adına inşaa edilmiş. 17. yy’da volkanik patlama sonucu yerle bir olmuş. Daha sonra tekrardan yapılmasına karar verilmiş ve “Yeni bir patlama falan olur. Biz işimizi sağlama alalım.”demişler ve bu göl kenarına yapmışlar.

Tapınak ne kadar çok katlı ise o kadar çok değerli demek.

Göl kenarında gezinmek, harika çiçek ve çeşit çeşit ağaçlarla dolu bahçesinde nefes almak çok ama çok nefis bir duygu.

  • 08.00-18.00 arası ziyarete açık
  • Adres: Jl. Bedugul – Singaraja, Candikuning, Baturiti, Candikuning, Baturiti, Kabupaten Tabanan, Bali 82191

MOUNT BATUR

En son 2012 senesinde patlayan, aktif bir yanardağ olan Batur yanardağı tam da karşımda. Ona tırmanmak ise cesaret istiyor.

Yüksekliği 1717 metre. 1927, 1963 ve 1983 yıllarında olmak üzere bugüne dek 3 defa patlamış. Biz uzaktan bakmayı tercih ettik. Siz dilerseniz tırmanmayı deneyebilrisiniz.

Ben izlemekle yetindim. Yeşil daha fazla yeşil. Manzara mı al sana manzara…

Batur Dağı’na trekking turu düzenleyen birçok tur şirketi var. Bu turlar biraz tuzlu yalnız haberiniz olsun.

Eğer tırmanırım diyorsanız sağlam bir yürüyüş ayakkabısı giymeyi unutmayın. Zaten bir rehber eşliğinde gezeceksiniz. O sizin performansınıza göre sizi yönlendirecektir.


ULUWATU TEMPLE

Burası Bali’nin en meşhur, en özel tapınağı. 6. YY.’da yapıldı. Yılda bir kere dolunayda büyük bir dua seromonisi yapılıyor. 

Pecatu Köyü’nde bulunmaktadır. Bukit Yarımadası gibi turistlerin bildiği bir yerde Bali’nin güney ucundadır.

Luhur ismi “İlahi bir şey” ve ulu “toprak sonu” anlamına geli ve eski dilde “kayalık” anlamına gelir. Adı, bu özel tapınağın neyle alakalı olduğunu gayet açıklıyor. Pura Luhur Uluwatu, Pura Besakih ile birlikte Bali’deki en önemli altı tapınaktan biri olarak görülüyor.

  • Uluwatu’da net bir günbatımı manzarası için; en iyi zaman Mart-Eylül arası.

Tapınak, şaşırtıcı derecede dik bir uçurumda, kızıl gün batımı ve Hint okyanus dalgaları manzaralı.

Yine sizi ilk karşılayanlar maymunlar olacak. Tapınak maymunlarla çevrili. İnanışlarına göre bu maymunlar bu tapınağı koruyor. Reenkarnasyona inandıkları için halk için; maymunlar çok değerli canlılar.
Bu tapınağa girerken en çok dikkat etmeniz gereken; üzerinizde küpe, şapka, su şişesi, kamera, gözlük bulundurmamak. Ya da fazlasıyla sahip çıkmak.
Sarong isimli kıyafetlere sarınıp girmek. Çünkü bu ritüel, tapınağa saygı duyuyorum anlamına geliyor.
Uluwatu tapınağında gün batımını izledikten sonra Kecak ateş dansını izleyebilirsiniz. Müzik aletleri olmadan, kendi ağızları ve sözleriyle 70 kişinin canlandırdığı bir dans türü. Her şeyi sembollerle anlatıyorlar.

  • 09.00-18:00 arası ziyarete açık
  • Giriş ücreti: 30,000 IDR
  • Adres: Pecatu, South Kuta, Badung Regency, Bali,

ULUWATU BEACH

Uluwatu Plajı; Padang Padang, Dreamland gibi en iyi sörf noktaları burada olduğu için sörf meraklıları arasında iyi bilinir. 

Birçok turist; kültür, sanat, tapınak, dalış, sörf ya da yemek için Bali’ye gelir, ancak bu şey plajlar için de geçerlidir. Kumsalı oldukça temiz.

  • Giriş ücretsiz
  • Maymunlar burada da sizinle

BANYUMALA TWIN WATERFALLS

Bu güzelliği ulaşmak öyle kolay değil. Rehberimiz Dewa’yla önce uzun patika bir yola giriyoruz yaklaşık 15-20 dakika sürdü sanırım. Çünkü yavaş gitmek zorundasın, yol epey sıkıntılı bir bakıyorsun karşıdan başka bir araba geliyor.

Bu yol sadece 1 bilemedin, 1,5 arabanın geçeceği genişlikte.

Bu aşamadan sonra arabayı park ediyoruz ve bir 15 dakika da güzel ayaklarımızla yürüyoruz patika yoldan.

Evet bu işlem de tamam sıra geldi en zor etaba!

Dik bir yokuş düşün. Düzgün olmayan bir toprak, kaya, yosun, boşluklar…Ayağını sağlam bir yere basmak öyle zor ki. Hayır allah korusun düşsen ölümcül. Adımlarını izle ve dikkat et, panik yapma derken hooop geldik şelaleye mi atlasam çok şükür derken üşümeye başlıyorum burası buzz!

Neyse vardığınızda tüm çabalarınıza değdiğini fark ediyorsunuz…

BALİ’DE HANGİ BÖLGEDE KONAKLAMALI?

Bali’ye gidip sadece bir bölgede kalmak büyük bir hata olur. Bali’yi bir pasta gibi gibi dilim dilim kesip tatmalısınız. 🙂

Evet herkese hitap edecek tatil anlayışı burada. Ben Bali’yi 3’e böldüm. Yani 3 ayrı bölgesinde konakladım.

Önce eşsiz doğaya sahip Ubud, sonrasında en eğlenceli bölge Seminyak, en son dinlenmek için Nusa Dua!


UBUD

En mistik, en romantik, en huzur dolu bölge! Ayrıca adanın dans ve sanat merkezi diyebilirim. Tapınakları, maymun ve yağmur ormanları, fil safarilerileriyle de (ben hiç hoşlanmasam da) oldukça ünlü.

Bali’nin olmazsa olmazı Ubud! Burası gerek huzur, gerekse doğa ile iç içe olacağınız bir yer. İddia ediyorum ki hafızanıza kazınacak!

Yağmur ormanları, pirinç tarlalarıyla çevrili müthiş bir doğayla kucaklaşma vakti. Buraya vardığınız anda böyle bir güzelliğin var olduğuna inanmak için dakikalarca etrafa bakınıyorsunuz.

Ubud, şehir merkezinin, Bali kültürünün, yağmur ormanları ve sonsuzluk havuzlarının, yorgunluğunuzu atacağınız meşhur Bali masajının tam merkezi. Bunun dışında ahşap oymacılığının göbeği burası. Sanat çok üst düzeyde. ‘Ubud Market’ten hediyelik, hatıra ürünler satın alabilirsiniz.

Rehberli gezilerinizi bu bölgeden yapmanız mantıklı olacaktır. Gezmek istediğiniz bölgelere göre gün sayınıza göre bu bölgede konaklama planınızı oluşturun.

Bali’de gezilecek yerler için buraya!

Masaj nerede yaptırabilirim diyorsanız, Ubud! Nasıl olduğuna dair yorum yapmaya pek gerek yok. Ama her dükkana da girmeyin. Temiz ve güvenilir bir yerde tüm vücut, 1 saatlik masaj. 150,000 IDR (35 TL)

UBUD’DA KONAKLAMA

En güzeli de ne biliyor musun burada lükse ulaşmak için milyarder olmana gerek yok. Ubud’da oteller genel olarak güzel.

Bu bölgede otel seçimi önemli çünkü Ubud, adanın iç bölgesinde kalıyor bu sebeple deniz falan yok. Seçeceğiniz otelin havuzu çok önemli. Genel olarak buradaki otellerde bu şekilde zaten. Sonsuzluk havuzuna sahip, kesenize uygun bir seçenek bulmak mümkün.

Gitmeyi düşünüyorsunuz fakat “nerede kalacağım, karar veremiyorum.” diyorsanız…

Ben Ubud’da 4 gece boyunca ‘The Udaya Resort Hotel‘de konakladım. Booking üzerinde arada kaldığım 2-3 otel vardı. Sonra Udaya çıktı karşıma. Özel havuzlu villasında kampanya da görünce hemen rezervasyonumu yaptım.

2017’de açılan otel yeni ve tertemiz. Personel günde 2 defa odayı temizliyor. Ferah odaları, özel havuzlu villa seçenekleriyle; huzur dolu, samimi, şık bir otel.

Kahvaltıları da bir harika! Önünüze bir menü geliyor. Öncelikle soğuk ve sıcak içeceğinizi seçiyorsunuz. 1. aşama; soğuk-sıcak içecek ve meyve tabağı seçimi, 2. aşama; yumurtalı kahvaltı tabağı tercihi (poşe, omlet, haşlanmış) yanına et mi sebze ne istersin?, 3. aşama; ekmek seçimi ve pankek mi waffle mı tercihi…

Bunların hepsini yiyebiliyorsunuz. Masadan aç kalmanıza imkan yok. Bunları sırasıyla size getiriyorlar…

Ubud merkeze 10-15 dakika yürüme mesafesinde ama yürünecek bir yol hayal etmeyin. Ubud otellerinde yürüyerek merkeze inerim modu imkansız. The Udaya’nın belirli saatlerde shuttle’ı var. Merkeze ineceğiniz saati ve dönüş saatini seçiyorsunuz. Shuttle sizi bıraktığı noktadan geri gelip alıyor.


SEMİNYAK

Kıyı şeridine geldik. İşte neşeli capcanlı sahiller! Bu bölge Ubud’dan sonra epey hareketli gelecek.

En çok eğlendiğim, en dolu geçirdiğim bölge Seminyak!

Seminyak plajlarında sörf yapmak ya da sörf yapanları izlemek, dalgaların sesi eşliğinde kumsalda uzanmak ve güneşi batırmak çok keyifli!

Renkli şemsiyeler, armut koltuklar, ayaklarınız kumda, canlı müzik eşliğinde harika manzaranın tadını çıkartacaksınız. Konsept cafeler, barlar, restaurantlar bakımından çok zengin. Bir mekana girerken diğeri aklınızda kalıyor öyle sevimli.

Denize girmek mümkün ama kulaç atma ihtimaliniz ve denizi sakin yakalamak epey zor. Bu sebeple yüzmek neredeyse imkansız. Sabahın ilk saatlerinde daha güçsüz olduğu için kaynaştık gerçi. Sörfün S’sinden anlamam ama sörf öğrenmeye karar verdim. Çünkü sörf sevenler için burası bir cennet.

Legian ve Kuta’ya yürüyerek git!

Yok efendim “Bir yerden bir yere yürümek imkansız.” falan hikaye. Yürümeyi seviyorsan yürürsün kardeşim! Seminyak’tan Legian ve Kuta’ya bal gibi de yürünüyor. 2 gün üst üste Seminyak merkezdeki otelimden bu bölgelere sokak sokak gezerek yürüdüm. Yol üzerinde birbirinden farklı dükkanları da pas geçmedim. Keyifli bir yoldu tavsiye ederim. 🙂

SEMİNYAK’TA KONAKLAMA

Seminyak’ta beğendiğim otel fiyatları epey yüksekti. Tartışmasız en kararsız kaldığım bölge burası oldu. Çünkü oteller o kadar farklı ki; içime sinenler hep uçuk fiyatlardaydı. “Hayır biz balayı çifti değiliz 3 ayrı bölgede kalacağız. Ubud ve Nusa Dua’da gayet nefis otel seçimi yaptık zaten. Seminyak’ta da sadece 3 gecemiz var onu da otelde geçirmek saçma olur.” düşüncesiyle tamamen makul fiyatlı, dümdüz bir otel seçtik: Tijili Seminyak

  • Tijili’yi balayı çiftlerine tavsiye etmem. Havuzu vasattı, ayağımızı dahi sokmadık. Bunun dışında acayip kalabalık, çok gürültülüydü. Otele uyumaya gidiyor, sabah erkenden kahvaltımızı edip; Seminyak plajlarına, sokaklarına atıyorduk kendimizi.
  • Bunun dışında uygun fiyatlı ve son derece güzel bir otel ‘U Pashaa Hotel Seminyak’
  • Kesenizi yormayacaksa ve balayı çiftiyseniz Seminyak’taki favori otelim : W Bali

NUSA DUA

Bali’de nerede denize girerim? diyenler cevap Nusa Dua Beach. En sakin deniz burada.

Bali’ye balayına gelip sakın sadece Nusa Dua’da kalmayın! Şimdi bunu dedim diye olumsuz düşünmeyin pişman olmadım tabikide. Sadece Ubud, Seminyak ve komşu sahilleri Bali’nin kalbi bunu unutmayın.

Nusa Dua, tam 5 yıldızlı otel tatili yapmak isteyenler için. Full güvenliklerle çevrili bir bölge. Otellerin hepsinin konsepti birbirinden başka.

Gündüzleri gayet keyifli, eğlenceli geçiyor ama akşamları; aşırı sessiz ve sakin. Sadece yemek esnasında Bali ezgileri çalıyor. Yemekten sonra herkes odasına çekiliyor, yatıp uyuyor. Saat akşam 9 oldu mu sahilde kimsecikler yok.

Bizdeki Belek oteller bölgesi gibi düşünüp, çok fazla beklentiniz olmasın. Çünkü eğlence bakımından bir hayli eksik.

Ubud da huzurlu ve sakindi ama yine orada biraz hareket vardı. Ne bileyim akşamları sokaklarda müzikler, danslar sürekli bir ses oluyordu…

Akşamları Nusa Dua’da yapılacak en güzel şey sahilde telefonunuzdan müzik açıp kendi kendinize eğlenmek. 😀

Ya da hemen otellerin yakınındaki alışveriş merkezi ‘Bali Collection’da canlı müzik olan bir restaurantta oturabilirsiniz.

  • Havaalanına sadece 10 dakika uzaklıkta.
  • Bali’deki son 2-3 gecenizi buraya ayırabilirsiniz.

NUSA DUA’DA KONAKLAMA

Yine Seminyak gibi zor bir seçim sizi bekliyor. Ya aşırı lüks, ya çok iç bölgelerde, ya da manzara oda her şey tamam ama banyosu kötü…

Otel detaylarını iyi inceleyin.

Ben Inaya Putri Hotel‘de konakladım. 3 tane farklı oda tipi mevcut. Biri standart oda, diğeri havuz erişimli oda, sonuncusu ise lüks bir seçim olan villa.

Havuz erişimli odayı tercih ettim. Balkonumuzdan havuza giriyorduk bu kısmı oldukça keyifliydi. Oldukça geniş bir oda. Hem duş hem de küvet mevcut. Bunun dışında her gün yenilenen minibardaki soft içecekler ücretsiz.

BALİ’DE İNANIŞ

Bali’de çok dinli bir sistem mevcut. Yönetim Hristiyan ama halk genel olarak Hindu ve Müslümanlardan oluşuyor. Her sabah kapı önlerine küçük sepetler koyuyorlar ve tütsüyle dua ritüeli gerçekleştiriyorlar. Biraz öte sokakta ise ezan sesi yükseliyor kulağımda…


HİNDUİZM

Balililer Hinduzmi kendi kültürel kimliklerinin de en önemli öğesi olarak gördükleri için oldukça dindarlar. Müslümanlık, Arap tüccarlar vasıtasıyla Endonezya’ya gelmeden önce bugün Endonezya’yı oluşturan adaların hemen tümünde Hindu dini hakimmiş.
Ancak yüzyıllar boyunca Hindu dini giderek güç kaybederek zayıflamış ve bugün Hindu dinini muhafaza eden tek ada Bali kalmış.
Bali Hinduizmi aslında Hindu ve Budizm dinlerinin bir karışımı ve bu yönüyle Hindistan’daki Hinduizm’den oldukça farklı. Uzakdoğu’ya olan yakınlığı ve binlerce yıldır burada olan Budist keşişler Bali’de Hinduizmin de kendine has bir şekilde gelişmesini sağlamış. Birçok Asya ülkesinde Hindu ve Budist gruplar arasında gerginlikler varken, Bali halkının bu iki dini tek din alında birleştirmiş.
Hindu inanışında ana Tanrılar Brahma, Vişnu ve Şiva’dır. Hinduizm sık sık, sözde 330 milyon tanrıyı kabul eden çok tanrılı bir din olarak anlaşıldığı halde hepsinin üzerinde olan tek bir “tanrısı” da vardır ki bu da Brahma’dır. Brahma, evrenin bütününde gerçeğin ve varoluşun her kısmında var olduğuna inanılan varlıktır. Brahma hem kişisel değildir ve bilinemez ve sık sık da, Brahma—Yaratıcı; Vişnu—Koruyucu ve Şiva—Yok Edici olmak üzere üç farklı biçimde var olur.
Dua ritüelinde iki ellerini birleştirip hayatı dengeliyorlar. Sağ el pozitif enerji, sol el negatif enerjidir. Brahma ve Şiva. Yani yaratıcı ve yok edici.
Şiva dünyanın yaratılması için, eski düzeni dans ederek yıkar. Giderseniz mutlaka göreceksiniz. Tek ayağını kaldırıp dans eden figür var.

O figürde; yere basan ayağıyla iblisi ezer, iblis ise insanlardaki uyuşukluk, tembellik ve negatif düşünceleri temsil eder. Yani Şiva eski duzeni o uyuşuklugu ezerek yıkar.
Agresif ve yıkıcı değiller. Pozitifler. Bu sebeple bir şey yaparken sağ el ya da sağ ayaklarıyla başlıyorlar. Sakin bir din Hinduizm. Savaş yok bu dinde. İyilik hakim bu adada. Hinduizm’de ruhun iyi, temiz tutulması çok önemli. “Yaptığın her kötülük sana mutlaka bir şekilde geri dönecektir.” inancındalar. Ölünce bitmiyor. Ölüp başka bir canlının bedeninde canlanıyorsun. Ya bir böcek ya bir yılan. Yılansan şanslısın. Kötüysen böcek olarak dünyaya gelip seni ezip geçebilirler. Bu sebeple bu adada ufacık bir canlının kılına dahi dokunulmuyor. Hırsızlık yok, tecavüz yok, adam öldürmek yok.


HİNDU EVLERİ

Bali’de en çok karşılaşılan şeylerde birisi de geleneksel Hindu evleri. Evlerin çoğunda küçük de olsa bir tapınak ve adak köşesi var. Evlerin girişinde görkemli, devasa, yaratık benzeri heykeller bulunuyor.


REENKARNASYON İNANCI

Tenasühe inanıyorlar. Yani ruhun bir bedenden başka bir bedene geçmesi inanışı. Hinduizme göre varlıkların ruhları, öldükten sonra başka bir varlığın bedenine dönebilirler. Tenasüh yoluyla ruhların yükselmeleri düşünüldüğü gibi, yaptıkları işlere göre aşağı derecelere indikleri de kabul edilir.
Hindu inancındaki halk reenkarnasyona inanıyor ve ölülerini yakıyor. Yakma töreninden önce, evlerinin bahçelerindeki yatak bulunan verandada ölülerini yıkıyor ve dua töreni gerçekleştiriyorlar.


ADAK KÜLTÜRÜ

Sabah, öğle, akşam dua ediyorlar. Herkesin kendi evinin tapınağı var. Orada 3 vakit dua ritüalini gerçekleştiriyorlar.
Bali’de her sokak kaldırımında, dükkan önlerinde, arabaların içinde dua sunuları göreceksiniz. Bunlar, tanrıya duyulan sevginin sembolü. Özenle hazırlanan ve dualar yerleştirilen sunular ne kadar güzel, ne kadar çeşitli ve süslü olursa; tanrıya o kadar çok sevgi ve şükran duydukları anlamına geliyor.
Bu sebeple, palmiye yapraklarından kare şeklinde bir tabak hazırlıyorlar. Bunu taze, renkli çiçeklerle donatıyorlar. İçlerine; meyveler, ıslak pirinçler, şekerler, kurabiyeler, paralarla dolduruyorlar.
Hareket eden her şeyin canlılığı ve ruhunun olduğuna inanılıyor. Rüzgar, yağmur, deniz, güneş,ay gibi…Onlara sundukları bu adakların kendilerine; bolluk ve bereket sağlayacağına inanıyorlar. Her yemek öncesi, besinlerinin ve refahlarının sürekliliği için doğaya bir sunum yapıyorlar. Bu sunular bir nevi; onları afetlerden, kötülüklerden koruyor. Başlarına gelen afetler ve kötülükler sonrasında ise; kurbanlar adıyorlar. Bu kurbanlar da kötülükleri, iyiliklere dönüştürüyor.


İBADET YÖNTEMLERİ

Farklı 4 ibadet yöntemleri var. Bakti, Karma, Ginana, Yoga.

  • Bakti: Tütsüler, dualar, sunular ve kurbanlar aracılığıyla yapılan dua.
  • Karma: Tanrının yarattıklarına özen göstermek. İster müzik çalmak, ahşap oymak, resim yapmak, tarlada çalışmak. Kısacası yaptıkları işin en iyisini yapmak.
  • Ginana: Öğretmenler, rahiplerve guruların bilgi yolu ve ibadeti.
  • Yoga: Meditasyon. Yani Moksa’ya ilk ve ana kaynağa ulaşarak huzura ermek.

YOGA

Hinduizmde insanı tanrılara ulaştıran birçok yol vardır. Bunlardan biri yoga’dır. Ruh ölümsüzdür. Asla yaşlanmaz. O her zaman çocuktur. Yoga yapan insan gerçek benliğine yaklaştıkça gençleşir. Zihnen gençleştikçe bu bedene yansımaya başlar. Birlik anlamına gelen yoga hem psikolojik bir disiplin, hem de değer verilen şeyle kaynaşmak gayesiyle teneffüsü kontrol etme faaliyetidir.


SEMBOLLER

Hindu inancına göre; Tanrı dokunulmaz ve tahayyül edilemez. Herkese göre anlayışı ve hayali değişen bir varlık olduğu için; herkesi ortak bir noktada buluşturmak adına sembollere ihtiyaç duyuyorlar.

BALİ DENİNCE AKLA GELENLER

YOGA

Hinduizmde insanı tanrılara ulaştıran birçok yol vardır. Bunlardan biri yoga’dır. Ruh ölümsüzdür. Asla yaşlanmaz. O her zaman çocuktur. Yoga yapan insan gerçek benliğine yaklaştıkça gençleşir. Zihnen gençleştikçe bu bedene yansımaya başlar. Birlik anlamına gelen yoga hem psikolojik bir disiplin, hem de değer verilen şeyle kaynaşmak gayesiyle teneffüsü kontrol etme faaliyetidir.


ADAK KÜLTÜRÜ

Sabah, öğle, akşam dua ediyorlar. Herkesin kendi evinin tapınağı var. Orada 3 vakit dua ritüalini gerçekleştiriyorlar.
Bali’de her sokak kaldırımında, dükkan önlerinde, arabaların içinde dua sunuları göreceksiniz. Bunlar, tanrıya duyulan sevginin sembolü. Özenle hazırlanan ve dualar yerleştirilen sunular ne kadar güzel, ne kadar çeşitli ve süslü olursa; tanrıya o kadar çok sevgi ve şükran duydukları anlamına geliyor.


UÇURTMA

Bali’de gökyüzüne baktığımızda silme uçurtma gördük. Burası adeta uçurtma cenneti. Büyük bir emek var. Her şeklini , her boyutunu yapıyor ve sahillere koşuyorlar. Hediye fikri olarak aklınızda olsun. Uçurtmasanız da hatıra olması adına Türkiye’ye götürebilirsiniz.


KUTSAL MAYMUNLAR

Bali dininde kutsal kabul edilen hayvanlardan biri de maymun. Bali’de ormanlarda yaşayan maymunların yanında, Uluwatu ve Ubud gibi kentlerin içinde maymunların serbestçe dolaşarak insanlarla iç içe yaşadığı yerler de var. İnsanlara çok alışkın olan bu maymunlar dikkatsiz turistlere yaklaşarak gözlük, cüzdan gibi dikkatlerini çeken şeyleri çalıyorlar. Bu yüzden tüm ziyaretçiler maymunların bol olduğu yerlerde bu konuda uyarılıyor.


TROPİKAL MEYVELER

Passion fruit, salak meyvesi, tamarillo, mango, hindistan cevizi, Durian gibi farklı lezzetlere burada doyacaksınız.


LUWAK KAHVESİ

Dünyanın en pahalı kahvesi olan Luwak, sadece Endonezya’da bulunan kedigiller familyasından ve ağaçlarda yaşayan bir hayvanın yediği taze yeşil kahve çekirdeklerini yiyip, dışkılaması sonrası yerlerden toplanan bu çekirdekler kavrulup öğütülüyor. Hazırlanışı tuhaf gelebilir ama zaten Luwak kahvesine kendine has tadını ve kokusunu veren de tamamen bu aroma. Tadı da hiç fena değil. Hatta o lezzeti özledim! Bizdeki Türk kahvesine benziyor ama bizim gibi pişirmiyorlar. Sıcak su ile demlenerek yapılıyor.


BALİ MASAJI

Bali kadınları tarafından, çeşitli aromalı yağlarla 1 saatliğine dünyadan ayrılmanıza yarayan masaj. Yenilenmek için müthiş bir deneyim.

Tayland’da Tai masajı yaptırmıştım. Neredeyse bedavaydı.

Bali’de ‘Bali masajı’ bedavadan sadece biraz pahalı. 35-40 TL’ye adeta size yeni bir beden hediye ediliyor…

BALİ DANSLARI ve HİNDU EFSANELERİ

Bali kültüründe adanın tarihi ve efsanelerini, Hindu ve Budist kültürüyle birleştirerek anlatan danslar çok önemli. Dansçıların giydiği kıyafetler ve figürleri ile değişmeden yüzlerce yıldır korunan ve bir çok türü olan bu dansların en bilinenleri Barong, Legong, Kecak ve Telek Dansları.